NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
سُلَيْمَانُ
بْنُ حَرْبٍ
قَالَ
حَدَّثَنَا
جَرِيرٌ
يَعْنِي
ابْنَ حَازِمٍ
عَنْ يَعْلَى
بْنِ حَكِيمٍ
عَنْ أَبِي لَبِيدٍ
قَالَ كُنَّا
مَعَ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
بْنِ
سَمُرَةَ
بِكَابُلَ فَأَصَابَ
النَّاسُ
غَنِيمَةً
فَانْتَهَبُوهَا
فَقَامَ
خَطِيبًا
فَقَالَ
سَمِعْتُ رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
يَنْهَى عَنْ
النُّهْبَى
فَرَدُّوا
مَا أَخَذُوا
فَقَسَمَهُ
بَيْنَهُمْ
Ebû Lübeyd'den; Dedi ki:
Biz Abdurrahman b.
Semure ile beraber Kabilde idik. Halk bir ganimete rastgeldi ve onu yağma
ettiler. Derken (Abdurrahman) söze başlayıp;
"Ben Rasûlullah
sallalIahu aleyhi ve sellemi, yağmacılığı yasaklarken işittim." dedi. Bunun
üzerine (Halk da) aldıkları malları geri verdiler ve (Abdurrahman) malları
onlara bölüştürdü.
İzah:
…. Ganiroet mallarının
gaziler arasında usûlüne uygun olarak taksim edilmeyip, gaziler tarafından
yağma edilmesidir. Bu ise, askerlerden bir kısmı hakkından daha fazlasını
alırken bir kısmının da hak ettiği ganimeti alamamasına sebep olduğundan ve
adaletli bir taksimi engellediğinden Rasûlü zîşan efendimiz tarafından
yasaklanmıştır. Bilindiği gibi ganimet mallan taksim edilirken piyadelere iki
hisse süvarilere de bir hisse verilir .Yağmacılıkta ise bu şer'î ölçü
kaybolduğu gibi piyadelerin süvarilerden daha çok ganimet ele geçirmesi bile
mümkündür. Bezlü'l-Mechûd yazarı Şeyh Halil Ahmet'in açıklamasına göre, bu
hadis-i şerifte yağma edildiğinden bahsedilen mallar, yiyecek maddeleridir.
Çünkü yiyecek maddelerinin taksim edilmeden yağma edilmesi caizdir. Ancak
yiyecek maddesi az olup asker yiyecek sıkıntısı içinde bulunursa o zaman devlet
yetkilisi tarafından taksim edilmeden önce askerlerin ganimetler arasındaki
yiyecek maddelerini yağma etmeleri de yasaktır. Böyle bir durumda gaziler
taksim edilmedik yiyecek maddelerinden sadece ihtiyaçları kadar alabilirler.
Fazla alamazlar.
Nitekim Musannif Ebû Dâvud da bu görüşte olduğu için bu hadisi, "Düşman ülkesinde
yiyecek az olduğu zaman, orada yağma yapmak yasaktır" başlığı altında
rivayet etmiştir. Diğer malları yağma etmenin hiçbir zaman caiz olamayacağı
kesin olarak bellidir. O mallar burada söz-konusu değildir.